12 Eylül 2015 Cumartesi

Yaşlılık Belirtilerinin Silinmesinde Fibroblast Hücre Kültürü

Yıllar geçtikçe cildin elastikiyetini ve canlılığını sağlayan Kollajen ve Elastin gibi proteinlerinin üretimi doğal olarak giderek azalır. Üretimdeki bu azalmaya bağlı olarak ciltte kırışıklıklar, sarkmalar, cilt renginde lekelenmeler ve matlaşma meydana gelir. 

Biz bu belirtilere “yaşlı cilt” diyoruz. Yaşlılık bir anlamda, cildimizdeki sağlıklı taze ve diri görünümün 20 li yaşlardan sonra yavaş yavaş azalarak kaybolması sürecidir.


Birçok ciddi akademik çalışmaya göre yaşlanma veya yaşlılık artık “önlenebilir bir hastalık” olarak görülüyor. Yaşlanma belirtilerinin silinmesi veya önlenmesi için tercih edilecek olan teknikte aranılan ilk ve en önemli özellik, kalıcılık kadar hastaya en az zarar vererek kazanılacak olan düzelme ve faydayı vaat eden uygulamalardır.

Hücre ( fibroblast ) kültürü ile gençleşme, bu yöntemlerden birinin adıdır. 2002 yılından beri estetik amaçlı kullanılmaktadır. FDA onayı almış bir uygulamadır.
Yıllardır bu yaşlılık belirtileri sorunlarıyla ancak, geçici yöntemler kullanarak veya anestezi altında büyük riskler ödeme karşılığında baş etmeye çalıştık. 

Günümüzde gelişen teknoloji ve doku mühendislerinin geliştirmiş oldukları yeni metot ve teknikler yardımıyla cildimizdeki (özellikle yüzümüze ait) yaşlanma sorununa kalıcı ve etkili çözümler getirilmeye başlandı.

Ciltteki doku kaybını deyim yerindeyse iskelet sistemini yerine koyan ve etkinliği 4-5 yıl sonrasında bile devam eden hücre (fibroblast) kültürü nakli yöntemi son yıllarda kliniklerde giderek artan bir oranda uygulanmaya başlandı. Zamanın yüzümüze yansıttığı yaşlanma belirtilerini durduran ve hatta zamanı geri saran bu yöntem, kişinin kendinden elde edilen bir hücre tedavisidir.

Yani sizden elde edilen hücreler yine sizin için kullanılacaktır. Hastanın kendi kanından elde edilerek gençleşmede kullanılan bir diğer benzer yöntem olan PRP de kullanılan hücreler birer kan hücresi iken (trombositler), bu teknikte kullanılan hücreler kan yerine deriden elde edilen fibroblastlardır.

 
Fibroblast hücre kültürüyle gençleşme nedir?


Hastadan alınan mercimek büyüklüğündeki bir biyopsiden elde edilen “Fibroblast” hücrelerinin geliştirilmiş güvenli laboratuar ortamında çoğaltılması ve elde edilen bu yeni hücrelerin hastaya tedavi amaçlı 3 seansda uygulanması tekniğidir.

Fibroblast hücrelerinin cilt yenilemesindeki işlevi nedir?
Fibroblastlar cildimize hacim ve dayanıklılık veren bağ dokusunun temel hücreleridir. Bağ dokusunun ana maddesi olan ve yara iyileşmelerini sağlayan kollajenin üretilmesinden sorumludurlar. Kollajen proteinin yanında elastik lifler ve hyaluronik asit üretiminden de bu hücreler sorumludur. 

Fibroblastlar dokudaki fibrilleri üreten hücrelerdir. Bu hücreler derinin elastikiyet ve canlılığından sorumludur.

Fibroplastide çoğaltılma işlemi gerçekleştirilen hücrelere günde 3 seans halinde 4-6 hafta arayla uygulanmaya başlanır. Verilen bu miktarla istenen düzelme, hacim ve iyileşme sağlanır.


Bu uygulamanın Avantajları Nelerdir ?

Fibroblasti uygulamasında kullanılan dokular kişiye ait dokular olacağından kullanılan malzeme yabancı madde içermez, allerjik reaksiyon görülmez. Doğal ve etkisi uzun süreli olmakla beraber uygulaması kolay ve zaman almayan bir yöntemdir. 

En önemli avantajı, uygulama ile hem hücre yenilenmesinin, ve hem de dokulara dolgu etkisinin bir arada kullanılarak tazelenme ve kırışıklık giderilmesi için güçlü bir sinerjik etki oluşturulmasıdır.


Bu yöntemi diğer cilt yenileme seçeneklerden ayıran özellikler nelerdir?

Bu yöntemin en öncelikli ve avantajlı tarafı, etkisinin uzun süreli olmasıdır. Kişinin kendi hücrelerinin çoğaltılarak yine kendisine uygulanacağından hamileler dışında tüm hasta gruplarında uygulanabilir.

Bu teknik, cildinize uygulanan bir dolgu ile beraber eşlik eden bir tazeleme yöntemidir. Uygulama, cildinizde yer tutan ve giderek derinleşen kırışıklardan yada ergenlik döneminizde çıkardığınız sivilcelerin bıraktığı izlerden sizi kurtaracaktır.
Doğal, kalıcı ve kolay bir yöntem olduğu kadar sizi güneş lekelenmelerine daha hassas getirmemesi en belirgin diğer bir avantajıdır.
Bu teknikle, cildinizde hem tazeleme hem gerginlik ve kolayca hem de dolgu etkisi görülecektir. Bu dolgu etkisinin özellikle uygulanan yere bağlı olarak, örneğin dudaklarda, elmacık kemikleri üzerinde, veya çene ucunda kalıcı olduğunu ve konturunuzu, imaj ve profilinizi değiştireceğini hatırlatalım.

Kazandırılan bu avantajların fazlalığı ve kalıcılığı göz önüne alındığında bu uygulamanın bakım değil, bir anlamda yüzde eksilmiş olan tuğlaya benzer yapı taşlarının tekrar yerine koyma metodu olduğundan aslında seçkin bir tedavi seçeneği olduğunu kolayca ve güvenle söyleyebiliriz.

Diğer yenileme (lazer-kimyasal peeling-PRP-cerrahi-botulinum toksini-dolgu-USG vb.), gençleştirme teknikleriyle beraber kullanılabilir.




İnternetten derleme / alıntıdır...


Hiç yorum yok: